Ana içeriğe atla

Abbahu Kimdir?

Abbahu Kimdir?
Necdet Ersöz

Abbahu, 279-320 yılları arasında İsrail’de yaşadığı tahmin edilen Filistinli Yahudi bir Talmudisttir. Amora olarak bilinir. “Amora”, İbranicede “yorumlayan” ve “hatip” gibi anlamlara gelmektedir. Talmudizm, “Talmud” adı verilen eski Rabbinik Yahudiliğin kutsal metnidir. “Mishnah” ve “Gemara” kısımlarından oluşur. Bu metin, Ortodoks Yahudiliğinin dinî otoritesinin temeli sayılır. Abbahu, Shimon ben Lakish ve Elazar ben Pedat ile çağdaştı, esas hocası ise Yohanan bar Nappaha idi. Abbahu bu dönemde Kayserya’ya yerleşti ve burada Rabbinik akademinin başına geçti. Yaşadığı bu şehrin çok milletli özelliği nedeniyle Abbahu sıklıkla Hıristiyanlar, Samiriyeliler ve heretiklerle iletişim kurdu. Elimizdeki kayıtlara göre Abbahu kendisiyle farklı düşünen insanlarla uzun süre boyunca fikir ve inanç bakımından mücadele etmiştir.

Kayda geçmiş tartışmalar arasında, Yeşaya Kitabı’nda Abbahu’ya atfedilen yazılarda (44:6), Abbahu’nun, bazı insanların Tanrı’nın kendisi, ruhu, oğlu veya kardeşi olduğunu iddia eden insanlarla olan tartışmalar yer alır. Elde edilen verilere göre, Abbahu açısından, Tanrı ile insanlar arasında böyle bir bağ bulunamaz. Abbahu ayrıca Yahudiler içinde Samaritanların yasal statüsündeki değişikliklerin kabul edilmesindeki önemli bir faktör olarak bilinmektedir. Buradan yola çıkılarak bugün Samaritanlar her bakımdan Centiller, yani İsrailoğulları’ndan olmayanlar olarak düşünülebilir.  

Abbahu dinî kimliği yanında birtakım seküler çalışmalar içinde de yer almış; örneğin kız kardeşine Grekçe öğretmiştir. Çevresindeki farklı kültürlerle etkileşimi ve yakınlığı, ona Roma içerisinde bir otorite kazandırmış, fırsat buldukça dinî takipçilerinin bu ayrıcalıktan istifade etmelerini de sağlamıştır. Çevre kültürlerle olan bu açık etkileşim ve farklı dinî topluluklarla olan mücadeleler neticesinde Abbahu, Rabbinik bakış açısının bir temsilcisi ve savunucusu olarak ünlenmiştir. Abbahu, Rabbinik öğretinin yaşadığı coğrafyada özel bir yer kazanmasında önemli rol oynamıştır. Abbahu’nun ritüel fermanlarından bazıları, ilerleyen tarihlerde Yahudilerin yaşamında önemli bir gelenek ve normatif pratik olarak süregelmiştir. Tartışmalı birtakım aktivitelerine rağmen, Abbahu yaşadığı toplumda ve dinî kültürde örnek alınan ve tevazu sahibi olan biri olarak hatırlanır. Aynı zamanda zenginlik ve güzelliğin babası olarak bilinir. Yeni jenerasyonlarda ve dinî kültürde düşüncelerinin ve geleneğinin takipçileri bulunmaktadır.

İleri Okumalar ve Referanslar:

Lachs, Samuel Tobias. “Rabbi Abbahu and the Minim.” Jewish Quarterly Review 60 (1970): 197–212.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Mantık Tarihi: Mantığa Yaklaşımlar ve Aristoteles Öncesi Mantık I

MANTIK TARİHİ MANTIĞA YAKLAŞIMLAR VE ARİSTOTELES ÖNCESİ MANTIK I Necdet Ersöz Bir entelektüel disiplin olarak mantığın orijinine dair soruşturmalarımızda ona dair ilk bulguların Antik Yunan’dan oldukça önceye gidebileceğini vurgulamıştım. Bu makâlede mantığın kökenini Antik Yunan filozofu Aristoteles’in tarihsel olarak öncesindeki birtakım düşünce ve düşünürlerde aramaya devam edeceğim. Mantığın felsefe , bilim , sanat ve teolojiden ayrı bir çalışma disiplini olarak ilk kez ne zaman düşünüldüğü ya da gerçekten de bu şekilde düşünülüp düşünülemeyeceği, başlı başına bir problemdir. Benim kanaatimce, eğer ki mantığı insan zihninin aklî süreçlerinin bir prodüksiyonuyla birlikte akıl yürütmelerimizin bir şekli olarak düşüneceksek, mantığı en azından dile getiriliş bakımından ilkin modern insanlara dek götürmemiz gerekebilecektir. Bugünün insanının beyni, her ne kadar aradan geçen birkaç yüz bin yılda hâsıl olmuş kültürel evrim prosesinin etkisi altında zihinsel olarak pek ço

"Kültür" Perspektifleri: "Kültür" Sözcüğünün Etimolojik, Tarihsel, Semantik ve Felsefî Açıdan İncelenmesi

“KÜLTÜR” PERSPEKTİFLERİ “Kültür” Sözcüğünün Etimolojik, Tarihsel, Semantik ve Felsefî Açıdan İncelenmesi Necdet Ersöz Geçtiğimiz yazıda kültür felsefesinin temel kavramlarına ve ayrım noktalarına göz gezdirmiş, tarihine bir giriş yapmış, kültüre dair ortaya konan dört kuram ailesinden kısaca söz etmiştim. Bu yazıda salt “kültür” kavramının ne olduğu üzerine detaylı bir inceleme yapmak istiyorum. Kültür ’ü terminolojik, etimolojik, tarihî, felsefî ve toplumsal yönlerden anlatacağım. Bununla birlikte, kültürle beraber kullanılan bazı sosyolojik ve psikolojik terimlerden de bahsedeceğim. Kültür, hepimizin sık sık, farklı ortamlarda farklı kavramları detaylandırmakta kullandığı, anlam çerçevesi oldukça geniş bir sözcüktür. Bu nedenle, kullanıldığı yere bağlı olarak çok farklı şekillerde tanımlanabildiği görülmektedir. Türkçede kullandığımız “kültür” kelimesi, dilimize Latince “colere” fiilinden türetilerek girmiştir. 1 Colere , işlemek, yetiştirmek, inşa etmek, özen gös

Meta-Felsefe Nedir? Tanımı, Konusu ve Genel Yaklaşımlar

Meta-Felsefe Nedir? Tanımı, Konusu ve Genel Yaklaşımlar Metafelsefe (meta-felsefe), sözcüğün doğrudan çevirisiyle felsefeötesi , felsefeyi çeşitli disiplinlere ayırmadan genel olarak felsefenin ne olduğunu, yöntemlerini, ilkelerini sorgulayan; felsefeye dair neyi nasıl bilebileceğimizi, sınırlarımızın ne olduğunu ortaya koyan, doğrudan felsefenin kendisine yönelik bir araştırma sürecidir. Bu nitelikleriyle beraber, bizzat felsefenin kendi işleyişini, felsefenin kendi doğasını refleksif açıdan ele aldığından, felsefenin felsefesi olarak da adlandırılır 1 . Metafelsefenin bu özellikleri çerçevesinde sorduğu en temel soru, “Felsefe Nedir?” sorusudur. Metafelsefenin tanımı, bu nedenle oldukça geniş ve sınırları tam olarak çizilemeyen yaklaşımların ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir. Felsefenin bir özelliği sayılan refleksivite , metafelsefe çalışmaları esnasında belirginleşmektedir. Bu açıdan metafelsefe, esasında felsefenin diğer tüm disiplinlerinden ayrı bir vaziyette, kemikl